İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümü öğrencileri eylemde
İstanbul Üniversitesi’nin açıköğretim programına psikoloji lisans programının eklenmesi psikologların ve öğrencilerin tepkisini çekti. Bugün üniversite önünde basın açıklaması düzenleyen öğrenciler, karara tepkilerini ve nedenlerini anlattılar.
İstanbul Üniversitesi’nin açıköğretim programına psikoloji lisans programının eklenmesi psikologların ve öğrencilerin tepkisini çekti.
YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç’ın mayıs ayında Twitter hesabından yaptığı paylaşımda, covid-19 sürecinden yola çıkarak “yenilikçi ve yapısal değişiklikleri barındıran kararların” yakında açıklanacağı belirtiliyordu.
Gazete Rüzgarlı’dan İlke Ölmez‘in haberine göre üniversitelerde salgın nedeniyle 16 Mart’ta başlayan uzaktan eğitim süreci YÖK’ün “Bir Aylık Uzaktan Eğitim Raporu“na olumlu yansımış; YÖK, üniversitelerde uzaktan eğitim ve açık öğretim programları için teşvikler sunmaya başlamıştı.
Ankara Üniversitesi’nde Açıktan ve Uzaktan Eğitim Fakültesi(AUZEF)’nin kurulmasının ardından İstanbul Üniversitesi AUZEF’e de yeni bölümler eklenmişti. Bunlardan en dikkat çekeni lisans düzeyinde eklenen açıköğretim psikoloji bölümü oldu.
Başkent Üniversitesi Sosyal Psikoloji bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Doğan Kökdemir İstanbul Üniversitesi Senatosu’nun, bölümün haberi ve onayı olmadan böyle bir programın senatodan geçirildiğini söyleyerek sosyal medyada gelişen tepkilerin bir nedenini de açıklamış oldu.
Ancak tepkilerin esas nedeni psikoloji biliminin gereklerinin açıköğretim düzeyinde verilecek derslerle karşılanamayacağı ve bunun bir halk sağlığı sorunu yaratacağı yönündeydi.
Toplumsal Dayanışma için Psikologlar Derneği sosyal medya üzerinden yaptığı paylaşımlarla karara tepki göstererek açık öğretim psikoloji bölümünün nitelikli ve yeterli bir eğitim sunamayacağını belirtti.
Dernek tarafından karara karşı yapılan açıklamada, “Halihazırdaki lisans programlarında disiplinler arası ve eleştirel yaklaşımlar barındırma konusundaki eksiklikler ciddi bir sorunken disiplinler arası etkileşimi oldukça sınırlayan, kaynak sunma potansiyeli zayıf açık öğretim psikoloji bölümü, bizi nitelikli ve yeterli bir eğitime yaklaştırmaz. Psikoloji kuramlarını ve uygulama deneyimini sunma konusundaki yetersizlikler gün gibi ortadayken kuramsal derinleşme ve zenginleşme potansiyeli taşıyan tartışma ortamları barındırmayan, uygulama aktarımını zorlaştıracak açık öğretim psikoloji bölümü, bizi nitelikli ve yeterli bir eğitime yaklaştırmaz.” denildi.
CHP Gaziantep milletvekili İrfan Kaplan’ın da İstanbul Üniversitesi Açık ve Uzaktan Eğitim Fakültesi bünyesinde Psikoloji lisans programının açılmasına tepkisini dile getirmesiyle konu TBMM’de gündeme gelmiş oldu.
Öğrenciler tarafından günlerdir sosyal medya üzerinden yapılan paylaşımlar ve online imza kampanyası sürerken bugün de İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümü öğrencileri basın açıklaması düzenleyerek kararın iptalini istediler.
Bugün saat 15:00’de Beyazıt Meydanı’nda bir araya gelen İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümü öğrencileri yaptıkları basın açıklamasında “Türkiye için psikoloji kanayan yara olmasına rağmen bu kapıdan da para kazanılmak istenmesi çok sakıncalıdır.” dedi.
Karşı Mahalle’ye konuşan psikoloji bölümü öğrencileri karara tepkilerinin nedenlerini sıralayarak kararın geri çekilmesi için “sonuna kadar mücadele edecekleri” vurgusunu yaptılar.
Sueda Vardar: “Biz İstanbul Üniversitesi Psikoloji bölümü öğrencileri olarak açık öğretim fakültesinde Psikoloji bölümünün açılmasına karşıyız. Çünkü Psikoloji, uygulamalı bir bilim dalıdır. Kesinlikle açık öğretimle öğretilemez. Akademisyenlerden habersiz onaylanan bu kararın karşısında durmaya devam edeceğiz. Bu sadece Psikoloji camiasına yöneltilmiş yanlış bir karar değil, bütün toplum sağlığını ilgilendiren bir karardır. Kararın iptalini yalnızca kendimiz için değil halk için de istiyoruz. Problemi olan kişilere “Takma geçer kanka” diyebilme ihtimali üzerine istiyoruz. Psikoloji yalnızca amfilerde oturarak öğrenilebilecek bir bilim dalı değildir. Stajlara ve pratik eğitime ihtiyaç duyulur. Teorik bilginin uygulamada da öğrenilmesi gerekir. Bu kararın geri çekilmesini talep ediyoruz.”
Nesiha Karagülle: “Birkaç gün önce Psikoloji bölümünün açık öğretimde olacağına dair bir haber aldık. Bu sene mezun olacağım okulun böyle bir şey yapması bana öncelikle bir utanç duygusu yaşattı. Mesleğimize sahip çıkmak için bugün burada toplandık. Benim veya buradaki diğer öğrencilerin cüzdanı için burada değilim. Toplumun ruh sağlığının daha da berbatlaşmaması için buradayım. Ülkede niteliksiz psikologların yetişmemesi için buradayım. Psikoloji açık öğretime taşınamaz çünkü uygulamalı bir bilimdir. Deneye, gözleme, pratiğe dayanır. Neşter tutmadan doktor olunamıyorsa danışan görmeden psikolog olunamaz. Uygulamalı bir bilim açık öğretime taşınamaz.”
Bekir Gönan: “Halihazırda bir meslek yasası ve meslek odası olmayan Türkiye’deki psikologların, yaşam koçlarının veya danışmanların denetlenemediği bir ortamda Psikoloji bölümünü açık öğretimde açmak demek Türkiye’de yıllardan beri süregelen sahte psikolog olaylarınının veya olumsuz sonuçlanan vaka sayılarının artması demektir. Türkiye’de açık öğretim fakültesinde Psikoloji bölümünün açılarak daha fazla mezun vermesinden çok, Psikoloji alanının bir meslek odasına ve yasasına ihtiyacı vardır.”
Arşiv-16 Temmuz 2020
